ما
يقول في قيامه
ذلك
23- Namaz Kılan Kimse
Rüku'dan Doğrulduktan Sonra itidal Halinde Ne Der?
أخبرنا أبو
داود سليمان
بن سيف
الحراني قال حدثنا
سعيد بن عامر
قال حدثنا
هشام بن حسان
عن قيس بن سعد
عن عطاء عن بن
عباس أن النبي
صلى الله عليه
وسلم كان إذا
قال سمع الله
لمن حمده قال
اللهم ربنا لك
الحمد ملء
السماوات
والأرض وملء
ما شئت من شيء
بعد
[-: 657 :-] İbn Abbas'ın
bildirdiğine göre Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) "Semi'allahu
limen hamideh" dediğinde "Allahumme Rabbena leke'l-hamdu
mi'l-es-semavati ve mile'l-ardi ve mil'e ma şi'te min şey'in ha'du " diye dua ederdi.
Manası: Allahım! Yedi
kat sema ve yedi kat yer dolusu ve bundan sonra dilediğin şeyler dolusu kadar
hamd sana aittir, ey Rabbimiz!
Diğer Tahric: Müslim
1906; Ahmed b. Hanbel 2489; Tahavi, Şerh Müşkili'l-Asar 5165; İbn Hibban 1906.
أخبرني محمد
بن إسماعيل بن
إبراهيم قال
حدثنا يحيى
قال حدثنا
إبراهيم وهو
بن نافع عن
وهب بن ميناس
العدني عن
سعيد بن جبير
عن بن عباس أن
النبي صلى
الله عليه
وسلم كان إذا
أراد السجود
بعد الركعة يقول
اللهم لك
الحمد ملء
السماوات
وملء الأرض وملء
ما شئت من شيء
بعد
[-: 658 :-] İbn Abbas bildiriyor:
Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) rüku yaptıktan sonra secde etmek
istediğinde: "Allahumme leke'l-hamdu mi'l-es-semavati ve mile'l-ardi ve
mil'e ma şi'te min şey'in ba'du" diye dua ederdi.
أخبرني عمرو
بن هشام
الحراني أبو
أمية قال حدثنا
مخلد عن سعيد
بن عبد العزيز
عن عطية بن قيس
عن قزعة بن
يحيى عن أبي
سعيد الخدري
أن رسول الله
صلى الله عليه
وسلم كان يقول
حين يقول سمع
الله لمن حمده
ربنا لك الحمد
ملء السماوات
وملء الأرض
وملء ما شئت
من بعد أهل
الثناء
والمجد حق ما
قال العبد
كلنا لك عبد
لا نازع لما
أعطيت ولا
ينفع ذا الجد
منك الجد
[-: 659 :-] Ebu Said el-Hudriı
bildiriyor: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) "Semi'allahu limen
hamideh" dedikten sonra: "Rabbena lekel hamd, mile'ssemavati ve
mil'el-ardi ve mil'e ma şi'te min şey'in ba'dü ehle's-senai ve'lmecdi. Ahakku
ma kale'l-abdu, kulluna leke abdun, la nazia lima a'tayte ve la yenfeu ze'l-ceddi
minke'l cedd" diye dua ederdi.
Manası: Yedi kat sema
(gök) ve yedi kat arz (yer) dolusu ve bundan sonra dilediğin şeyler dolusu
kadar hamd sana aittir ey Rabbimiz! Ey övgünün ve şerefın sahibi! Hepimiz sana
kul olduğumuz halde kulun diyeceği en hak söz şudur: Senin vereceğin şeyi
engelleyecek olan yoktur. Şeref sahibine hiçbir şey menfaat vermez. Şeref
sendendir.
Diğer Tahric: Müslim
477, Ebu Davud 847; Ahmed b. Hanbel 11828; Tahavi, Şerh Müşkili'I-Asar 5167;
İbn Hibban 1905.
أنبأ حميد بن
مسعدة البصري
قال حدثنا
يزيد بن زريع
قال حدثنا
شعبة عن عمرو
بن مرة عن أبي
حمزة عن رجل
من بني عبس عن
حذيفة أنه صلى
مع رسول الله
صلى الله عليه
وسلم ذات ليلة
فسمع حين كبر
قال الله أكبر
ذا الجبروت
والملكوت والكبرياء
والعظمة وكان
يقول في ركوعه
سبحان ربي
العظيم وإذا
رفع رأسه من
الركوع قال
لربي الحمد
لربي الحمد
وفي سجوده
سبحان ربي
الأعلى وبين
السجدتين رب
اغفر لي رب
اغفر لي وكان
قيامه وركوعه
وإذا رفع رأسه
من الركوع وسجوده
وما بين
السجدتين
قريبا من
السواء
[-: 660 :-] Ebu Hamza kanalıyla Benı
Abes kabilesinden olan bir zat'tan rivayet edildiğine göre Huzeyfe bir gece
Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile beraber namaz kılarken tekbir
getirdiğinde Allah Resulü'nün (s.a.v.) şöyle dua ettiğini işitmiştir:
"Allahu Ekber, Zü'l-Ceberuti
ve'I-mülki ve'l-kibriyai ve'lazamet."
Rükusunda "Sübhane
Rabbiye'l-Azim" diye dua eder, rüku'dan başını kaldırdığında ise
"Li-rabbiye'l-hamdu" derdi. Secdelerinde ise "Sübhane
Rabbiye'l-A'la" derdi. iki secde arasında ise "Rabbiğfir-Ii"
derdi. Kıyamı, rükusu, rükudan başını kaldırışı, secdeleri ve iki secde
arasındaki oturuşları birbirine yaklaşık eşitti.
Hadis 735 ve 1383
gelecek.
Diğer Tahric: Ebu
Davud 874; Tirmizi, Şemail 275; Ahmed b. Hanbel 23375.